Teoman Mutlu’dan Diyanet’e ’hutbe’ tepkisi
________________________________________
Yerli ve Milli Parti Genel Başkanı Teoman Mutlu, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın cuma hutbesine tepki gösterdi. Hutbede kadınların giyimine yönelik “Uygunsuz kıyafetlerle toplumsal alanlarda bulunmak asgari ahlâk kurallarına aykırıdır” denmesini eleştiren Mutlu, ahlâkın yalnızca şekil üzerinden değerlendirilemeyeceğini söyledi. Mutlu, “Ey Diyanet, ihale oyunları yapanlara, sahte diploma düzenleyenlere, yolsuzluk yapanlara, nüfuz suistimali yapanlara, rüşvet alanlara neden her cuma hutbesinde seslenmiyorsunuz? Günah sadece kadına mı ait” dedi.
Yerli ve Milli Parti Genel Başkanı Teoman Mutlu, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın cuma hutbesine tepki gösterdi. Mutlu, şunları kaydetti:
“1 Ağustos, Cuma Hutbesi’nde Diyanet İşleri Başkanlığı’nın hutbesi, Türkiye’deki bütün camilerde okundu. Hutbede, sadece kadınların giyim tarzı eleştirildi, uygunsuz kıyafetlerle toplumsal alanlarda bulunmak asgari ahlâk kurallarına aykırıdır, denildi. ‘Buna sessiz kalan herkes vebal altındadır’ diye de eklendi!
Peki ey Diyanet, ihale oyunları yapanlara, sahte diploma düzenleyenlere, yolsuzluk yapanlara, nüfuz suistimali yapanlara, rüşvet alanlara neden her cuma hutbesinde seslenmiyorsunuz? Tüyü bitmemiş yetimlerin hakkını yemek en büyük vebal değil midir? Günah sadece kadına mı ait?”
“‘Uygunsuz’ olduğuna kim, neye göre karar veriyor?”
Mutlu, ahlâk ve sorumluluk kavramlarının toplumun tüm kesimleri için geçerli olduğunu vurgulayarak, “Hangi kıyafetin ‘uygunsuz’ olduğuna kim, neye göre karar veriyor? Toplumsal değerleri temsil etmesi beklenen bir kurum, bu denli muğlak ve tek taraflı ifadelerle mi yol gösterecek” dedi.
“Diyanet toplumu birleştirici bir dil kullanmalı”
Mutlu, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın toplumun tüm kesimlerine eşit mesafede duran, adaleti önceleyen ve ahlâkı yalnızca şekil üzerinden değil, davranışlar, vicdan ve kamu yararı ekseninde değerlendiren bir anlayışa dönmesi gerektiğini söyledi. Mutlu, “Toplumun dini hassasiyetleri üzerinden kutuplaşma üretmek değil, birleştirici ve bütünleştirici bir dil kullanmak Diyanet’in asli görevidir. Artık daha tutarlı, herkesin saygısını kazanacak hutbelere dönülmeliyiz” ifadelerini kullandı.
News
