Mersin’de Kadınlar Pozcu’da Kadın Cinayetlerine Ses Verdi
Kadın Dayanışma Komiteleri Mersin üyeleri, Pozcu’da yaptıkları basın açıklamasında artan kadın cinayetlerini protesto etti ve sorumluların hesap vermesini istedi.
Mersin Pozcu’da Kadın Dayanışma Komiteleri Mersin üyeleri, kadın cinayetlerine dikkat çekmek ve sorumluların hesap vermesini talep etmek amacıyla bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada, kadınların uğradığı şiddet ve öldürülme vakalarına karşı öfke ve tepki dile getirildi.
362 Günde 472 Kadın!
Komite üyeleri, açıklamada şunları söyledi:
“4 Ekim 2024’te hepimizin hafızasına kazınan bu cinayetler işlendi. O tarihten 1 Ekim 2025’e kadar aradan geçen 362 günde 472 kadın cinayete kurban gitti. Yani bu ülkede her gün en az bir kadın cinayeti işleniyor. Üstelik bu sayıya şüpheli ölümler, iş cinayetleri, meslek hastalığından ölenler dahil değil dostlar. Yani bu kahrolası düzen biz kadınlara yaşam hakkı tanımıyor”
Açıklamada, geçtiğimiz yılın örnekleri de paylaşılarak
“Geçtiğimiz yıl 4 Ekim’de önce Ayşenur sonra da İkbal aynı cani tarafından 3 saat arayla öldürüldü. Katilin adı Semih Çelik. Peki bu cinayetlerin tek sorumlusu o mu? Ne olmuştu o gün hatırlayalım. İlk cinayeti işledikten sonra katil emniyeti arayarak cinayeti işlediği konumu ihbar etti ve elini kolunu sallayarak ikinci cinayeti işlemeye gitti. Şimdi soruyorum size dostlar aradan geçen üç saatte kendini ihbar etmiş bir katili bulmayıp İkbal’in de öldürülmesine zemin hazırlayanlar bu cinayetin ortağı değil midir?”
açıklamalarına yer verildi.
Mersinli kadınlar, cinayetlerin sistematik boyutuna da dikkat çekerek 362 günde öldürülen kadın sayısının 472 olduğunu belirtti. Kadınlar,
“Sayıyı söylerken bile boğazımız düğümleniyor öfkemiz perçinleniyor. Ama dostlar katillerin suç ortaklarını görmemiz için bazılarını hatırlatacağım size. Daha iki genç kızımızın öldürülmesinin acısını yaşarken biz, gencecik kızlarımızı öldürmeye devam ettiler. Boğaziçi Üniversitesi kampüsünde 15 yaşında bir genç kız ruhsatsız silahla öldürüldü. Aradan iki gün geçmedi Mersin’de 16 yaşında bir genç kız yine ruhsatsız silahla öldürüldü. Kadınlar bu bir yılda çeşitli bahanelerle öldürüldü. Hatırlayalım Samsun’da Emine Akpınar silahla öldürüldü, Ankara’da Müesser Becerir silahla öldürüldü, İstanbul’da Bahar Aksu silahla öldürüldü”
şeklinde konuştu.
Kadınlar İçişleri Bakanlığı’na Tepki
Ateşli silahlarla işlenen cinayetlerin oranına ve sorumlulara ilişkin açıklamada, İçişleri Bakanlığı’na yönelik eleştirileri şu sözlerle dile getirdi:
“2024 yılında öldürülen kadınların yüzde 57’si ateşli silahlarla öldürüldü. Ve bize diyorlar ki katil tetiği çekendir. Peki bu katiller silahları nereden buluyor? Soruyorum size dostlar bu cinayetlerde İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya sorumlu değil midir? Neden açıklanmıyor bu silahların nereden geldiği? Neden açıklanmıyor bu silahların kaçının ruhsatlı olduğu. Hakkında uzaklaştırma kararı olanlara silahları kimler veriyor? Bu ülkede kadınlar defalarca aldıkları uzaklaştırma kararına rağmen, elektronik kelepçeye rağmen öldürülüyorsa o kararların gereğini uygulamayan kamu görevlileri suçlu değil midir? Emniyet Müdürleri çıksın açıklasın, Bakan çıksın açıklasın bakalım kadın cinayetlerinde görevini yapmadığı için kaç polis hakkında işlem başlattılar? Hepsi bu cinayetlerin suç ortağıdır.”
Basın açıklamasında, aile içinde işlenen cinayetlere ve sorumluluğu olan Bakanlıklara da tepki de gösterildi. Açıklama,
“Hatırlayalım dostlar. Başak Gürkan 5 yaşındaki çocuğunun gözü önünde kayınpederi tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Peki Başak boşanma aşamasında olduğu eşi ve onun babası ile nasıl bir araya geldi? Onların ‘son kez konuşalım’ talebiyle. Başak bu bahane ile öldürülen kadınlardan sadece biri. Şimdi Adalet Bakanı Yılmaz Tunç çıkmış diyor ki sakin ve olgun boşanma için aile arabuluculuğunu getirelim. Sesleniyoruz sana ey bakan, bu, kadınları ölüme sürüklemektir. Siz boşanma aşamasında öldürülen kadınların cinayet ortağısınız. Bugün burada bir araya gelen herkesin ortak duygusu öfke, bunu biliyoruz. Artık cenaze kaldırmak, anma yapmak istemiyoruz dediğimiz için buradayız ve bunu söyleyen tüm kadınlara sesleniyoruz: Yas tutmayacak, sessiz anmalar ve taziyelerle yetinmeyeceğiz! Bu cinayet ortakları istiyorlar ki öfkemizi içimize atalım kendi kendimizi yiyelim. Çok beklersiniz siz, çok beklersiniz. Biz bugün öfkemizi örgütlemek için buradayız. Yan yanayız, kol kolayız. Şunu çok iyi bilsinler dostlar. Biz artık her gün öldürülmek korkusuyla yaşamayacağız, birbirimizden güç alacak mücadelemizi büyüteceğiz. Biz yan yana geldikçe onlar hesap verme korkusuyla kaçacak delik arayacak. Sesleniyoruz buradan hepsi duysun: Her gün öldüğümüz bu düzeni sizin başınıza yıkacağız”
sözleriyle son buldu.
GÜNDEM
06 Ekim 2025GÜNDEM
06 Ekim 2025GÜNDEM
06 Ekim 2025GÜNDEM
06 Ekim 2025GÜNDEM
06 Ekim 2025GÜNDEM
06 Ekim 2025GÜNDEM
06 Ekim 2025Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.