AFAD 2025 Deprem Haritası Güncellendi: Şehriniz Artık Riskli Olabilir!
AFAD, 2025 yılı itibarıyla Türkiye Deprem Tehlike Haritası’nı yeniledi. Güncellenen harita, bazı şehirleri daha yüksek risk grubuna taşırken, bazı bölgeleri ise görece güvenli ilan etti.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), 2025 yılı itibarıyla Türkiye’nin Deprem Tehlike Haritası’nı güncelledi. Yeni veriler ışığında hazırlanan harita, ülke genelinde sismik risklerin yeniden değerlendirildiğini gösteriyor. Bu güncellemeyle birlikte, geçmişte düşük risk grubunda yer alan bazı iller daha yüksek risk kategorisine alındı; bazı bölgeler ise hâlâ görece güvenli sayılıyor. Harita, sadece yerel yönetimler için değil, bireyler için de önemli uyarılar içeriyor. Çünkü zemin yapısı, yapı stoku ve yerleşim yoğunluğu gibi unsurlar, risk derecesinin bireysel etkisini artırabiliyor. Yeni listeye göre yaşadığınız şehir artık farklı bir deprem bölgesi olabilir. En Az Deprem Riski Taşıyan Şehirler Hangileri?
AFAD’ın yayınladığı güncel haritada, bazı şehirler halen düşük deprem riski taşıyan bölgeler arasında yer alıyor. Özellikle İç Anadolu ve Orta Karadeniz kuşağında bulunan bazı iller görece daha az sismik aktiviteye sahip. Aksaray, Niğde ve Karaman gibi şehirler, Türkiye genelinde en düşük risk grubunda değerlendiriliyor. Ancak Karadeniz’de de bazı kıyı bölgelerinde zemin sıvılaşması gibi riskler görülebilir. Bu nedenle harita bilgileriyle birlikte yerel zemine dair analizlerin de dikkate alınması gerekiyor.
2025 Haritasında Öne Çıkan Yüksek Riskli Bölgeler
Yeni haritada özellikle Kuzey Anadolu Fay Hattı boyunca yer alan iller, yüksek risk grubunda değerlendiriliyor. Bu şehirler, geçmişte yaşanan büyük depremlerle hafızalara kazınmış durumda ve olası yeni sarsıntılar içiBu bölgelerde dahi zemin yapısı ve bina kalitesinin gözetilmesi gerektiği unutulmamalı. Çünkü düşük risk, yapıların tamamen güvende olduğu anlamına gelmiyor.
Karadeniz’in Sakin Sismik Bölgeleri Dikkat Çekiyor
Karadeniz kıyılarında yer alan bazı iller, aktif fay hatlarına uzaklıkları nedeniyle deprem riski açısından görece daha avantajlı konumda. Bu durum, özellikle yapılaşmanın yeni başladığı ya da artış gösterdiği bölgeler için önemli bir kriter oluşturuyor.
Bartın: Aktif fay hatlarına 130 km’den fazla mesafede olmasıyla dikkat çekiyor.
Zonguldak: 2. derece deprem bölgesinde yer almasına rağmen sismik aktivite geçmişi oldukça düşük.n öncelikli hazırlık bölgeleri arasında yer alıyor.
Sinop: Türkiye’nin en düşük sismik aktiviteye sahip şehirlerinden biri.
Giresun ve Trabzon: Karadeniz’in doğu kıyısında yer alan bu iller, görece az riskli sayılıyor. Ancak Karadeniz’de de bazı kıyı bölgelerinde zemin sıvılaşması gibi riskler görülebilir. Bu nedenle harita bilgileriyle birlikte yerel zemine dair analizlerin de dikkate alınması gerekiyor.
2025 Haritasında Öne Çıkan Yüksek Riskli Bölgeler
Yeni haritada özellikle Kuzey Anadolu Fay Hattı boyunca yer alan iller, yüksek risk grubunda değerlendiriliyor. Bu şehirler, geçmişte yaşanan büyük depremlerle hafızalara kazınmış durumda ve olası yeni sarsıntılar için öncelikli hazırlık bölgeleri arasında yer alıyor. Erzincan, Tokat, Amasya, Kastamonu
Çankırı, Karabük, Düzce, Bolu, Sakarya, Yalova, Kocaeli, İstanbul
Çanakkale, Balıkesir, Bursa
Bu iller, Türkiye’nin en aktif fay hatlarına yakınlığı nedeniyle ciddi önlemler gerektiren alanlar olarak öne çıkıyor. Yapı stokunun yenilenmesi, afet planlarının güncellenmesi ve halkın bilinçlendirilmesi bu şehirlerde öncelikli hale geldi.
Türkiye’nin Üç Ana Fay Hattı: Riskin Coğrafi Kökleri
AFAD’ın haritası, Türkiye’deki sismik hareketliliği belirleyen üç ana fay hattını da yeniden gündeme taşıdı. Bu fay hatlarının geçtiği bölgelerde hem yerel yönetimlerin hem de vatandaşların risk farkındalığı yüksek tutulmalı.
Kuzey Anadolu Fay Hattı (KAF): Türkiye’nin en aktif fay hattı. Marmara, Karadeniz ve Doğu Anadolu’yu etkiliyor.
Doğu Anadolu Fay Hattı (DAF): Malatya, Elazığ gibi illeri etkileyen yüksek riskli alan.
Batı Anadolu Fay Hattı: İzmir, Manisa, Denizli gibi Ege şehirlerinde sık sık orta şiddetli depremlere neden oluyor.
Her üç fay hattı da geçmişte yıkıcı depremlere sahne olmuş ve hâlen sismik enerji birikiminin yüksek olduğu bölgeleri tanımlıyor.
Uzmanlar Uyarıyor: Sadece Haritaya Değil, Zemine de Bakın
AFAD ve uzmanlar, deprem haritasının sadece genel bilgi verdiğini, ancak bireysel güvenliğin bunun ötesinde planlanması gerektiğini vurguluyor. Aynı risk derecesindeki iki bölge, zemin yapısı ve bina kalitesi açısından büyük farklar gösterebilir.
Depreme dayanıklı kentler oluşturmak için şu unsurlar hayati önem taşıyor:
Zemin etütlerinin yapılması ve dikkate alınması
Deprem yönetmeliğine uygun yapıların inşası
Mevcut binaların denetlenip güçlendirilmesi
Toplumun bilinçlendirilmesi ve afet eğitimlerinin yaygınlaştırılması
2025 Deprem Haritası, sadece bir belge değil; aynı zamanda geleceğe dair bir uyarı niteliği taşıyor. Risk haritasını okumakla yetinmemek, yaşadığınız yerin zemin özelliklerini öğrenmek ve yaşadığınız yapının dayanıklılığını sorgulamak artık herkesin sorumluluğu.
Kaynak: Haber Merkezi
News
