“Hukuk Devletinde Böyle Şey Olmaz” CHP Grup Başkanvekili ve Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, yerine kayyum atanan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer ile geçmişte telefon görüşmesi yapan kişilerin tutuklanmasını Meclis gündemine taşıdı. Başarır, tutuklamaların hukuksuz olduğuna dikkat çekerek, “Bir iddianame yok, delil yok, dosyada herhangi bir somut veri bulunmuyor” dedi.
“Telefon Görüşmesinden İnsanlar Tutuklanıyor” Başarır, Ahmet Özer’in dosyasının giderek karmaşıklaşmaya devam ettiğini vurgulayarak, “Bir iddianame yok, dosyada delil yok, üzülerek söylüyorum ki delil de toplayamıyorlar. Ahmet Özer’le geçmişte telefonla konuşan herkesi tutukluyorlar” şeklinde konuştu. Başarır, kendisinin de Özer ile geçmişte defalarca iletişim kurduğunu belirterek, “Ben de bu beyefendiyle, Toros Üniversitesi’nde rektör yardımcısıydı, birçok öğrencinin sorunuyla ilgili belki yüz kez konuştum” dedi. “Hukuk Devleti Nereye Gitti?” Ali Mahir Başarır, bu durumu hukuk devletinin temellerine büyük bir darbe olarak değerlendirdi ve “Bir hukuk devletinde böyle bir şey olamaz” diye tepkisini dile getirdi. Başarır, şunları söyledi: “Eğer telefon görüşmesinden insanlar tutuklanıyorsa, o zaman AKP’nin il başkanları, ilçe başkanları, birçok eski milletvekili ve 15 Temmuz’dan sonra dışarıda kalanların hiçbiri de serbest kalmazdı. Bu mantıkla hareket edersek, Türkiye’deki birçok siyasetçi de tutuklanmalı. Ama bir hukuk devletinde böyle bir şey olmaz.” “Dosya Utanç Meselesi” Başarır, tutuklamaların hukuki olmayan gerekçelerle yapıldığını ve bu dosyanın artık “utanç meselesi” haline geldiğini ifade etti. “Ya dosyayı düzgün bir şekilde inceleyin, Türkiye’nin en iyi hukukçuları gelsin, aklı başında bir karar versin. Ama bu dosyayı böyle bir hale getirmek, tamamen hukukun dışına çıkmak demektir.” şeklinde konuştu.
Hukuk Devleti Eleştirisi Başarır, hükümete yönelik sert eleştirilerini sürdürerek, hukukun üstünlüğü ilkesinin ihlal edildiğini ve devletin tüm mekanizmalarının siyasi baskıların aracı haline getirildiğini belirtti. Özer’in dosyasının dosya olarak bile kabul edilemeyeceğini vurgulayan Başarır, “Eğer bir dosyada delil yoksa, kimseye tutuklama kararı verilmemelidir. Bu tür uygulamalar bir an önce son bulmalıdır.” dedi. Başarır’ın açıklamaları, yargının bağımsızlığına ve adil yargılama hakkına yönelik büyük bir tepkidir ve özellikle tutuklamaların hukuki temele dayanmadan yapılması konusunda ciddi endişeler uyandırmaktadır.
News
