DOLAR 42,5776 0.1%
EURO 49,5741 -0.08%
ALTIN 5.735,11-0,18
BITCOIN 3825348-0,98%
Mersin
13°

ORTA ŞİDDETLİ YAĞMUR

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

“Türk’ün Gücü” Mersin’i Coşkuya Boğdu

“Türk’ün Gücü” Mersin’i Coşkuya Boğdu

ABONE OL
Aralık 8, 2025 15:55
“Türk’ün Gücü” Mersin’i Coşkuya Boğdu
0

BEĞENDİM

ABONE OL

“Türk’ün Gücü” Mersin’i Coşkuya Boğdu

Müslüman Milletler Anadolu Turan Derneği (MMATT) tarafından düzenlenen, milli ve ticari hedefleri bir araya getiren “Türk’ün Gücü” etkinliği Mersin’de büyük ilgi gördü. MMATT Genel Başkanı Güney Tüzün’ün ev sahipliğinde gerçekleşen organizasyon, iş dünyası ve sivil toplum liderlerini aynı paydada topladı.
Etkinliğe destek veren kuruluşlar arasında İş İnsanları Lobisi’nin yanı sıra, Erdoğmuş Besicilik sahibi ve MMATT Merkez Teşkilat Başkanı Şinasi Erdoğmuş, Celal-i Aşireti temsilcileri ve Ankara Fatih Arıcılık Sahibi Hasan Baytar gibi önemli isimler yer aldı. Gecede, Kültür Bakanlığı Türk Halk Müziği sanatçısı Mahmut Arı kendi bestesi olan “Türk Milleti” eseriyle salonda coşkuyu artırırken, TRT Sanatçısı Ufuk Bakır’ın türkülerine geceye katılanlar bayraklarını sallayarak eşlik etti. Emek Türk Halk Müziği Koro Şefi Nurhan Öztürk’ün de sahne aldığı gecede başta Kafkas, Zeybek ve Halay oynayan Halk Oyunları ekibine emeklerinden dolayı plaket takdim edildi.
“Türk’ün Gücü” etkinliği, iş dünyasının ekonomik kalkınma çabaları ile milli birliğin ve Turan idealinin güçlü bir dayanışma içinde ilerlemesi gerektiği mesajını vererek sona erdi.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan etkinlikte, sunucu Ayla Selçukoğlu Köksal’ın sunumu, geceye katılan folklor ekipleri ve ses sanatçılarının performansları büyük ilgi çekti.
Etkinliğin destekçi kuruluşlarından İş İnsanları Lobisi Başkanı Hasan Basri Hatipoğlu, bölgesel kalkınma potansiyelini merkeze alan bir konuşma yaptı. Hatipoğlu, Adana ve Mersin’in liman ve yeni havalimanı bağlantılarıyla Türkiye ekonomisinin kalbi olacağını vurgularken, küçük ve orta ölçekli işletmelerin (KOBİ) mevcut durumuna ilişkin kritik uyarılarda bulundu:
“Esnaflarımız biraz umutsuz ve bilinçsizler… Küçük işletmeler büyüyemiyor, orta ölçekli yurt dışına açılamıyor ve ithalat/ihracat yapamıyorlar” diyen Hatipoğlu, dernek olarak yürüttükleri çalışmaların amacını, esnafa eğitim ve bilinç sağlayarak onları uluslararası ticarete teşvik etmek olduğunu belirtti. Türkiye’nin ayakta kalması için döviz girişinin şart olduğunu söyleyen Başkan Hatipoğlu, sadece kendi çevresini değil, Orta Asya ve Avrupa’yı da kapsayan büyük bir “İş İnsanları Lobisi” oluşturduklarını söyledi.

“Türklük Irkçılık Değil, Şeref ve Vakar Taşımaktır”
Müslüman Milletler Anadolu Turan Derneği Genel Başkanı Güney Tüzün de konuşmasında, etkinliğin ruhunu oluşturan milli şuur ve birlik temalarına odaklandı. Oldukça duygusal bir konuşma yapan ve konuşmasını gözleri dolarak sürdüren Tüzün, Türklüğü bir etnik kökenden öte, cesaret, mertlik, adalet ve hürriyet tutkusu gibi değerlerle şekillenmiş büyük bir medeniyetin adı olarak tanımladı.
Tüzün, konuşmasında, “Unutmayalım ki Türklük ırkçılık değildir. Üstünlük iddiası değildir. Türklük bir millet olmanın şerefi, insan olmanın vakarını taşıyabilmektir” dedi.
Ayrıca Tüzün, Türkiye Yüzyılında, dini, dili, ırkı ne olursa olsun tüm halkın eşit vatandaşlık paydasında birleşmesi ve toplumsal barışın sağlanması gerektiği çağrısını yaptı.
Tüzün konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Dünyanın dört bir yanında yüreğinde aynı atışı hisseden, aynı değerlere sahip olan ortak insanların kimliğidir Türklük. Bizi biz yapan nedir? Bizi biz yapan cesaretimizdir. Bizi biz yapan mertliğimiz, adaletimizdir.
Bizi biz yapan hürriyet olan tutkumuz, karşısında zulmün dimdik duruşumuzdur. Bizi biz yapan şey birlik, dostluk, misafirperverlik ve paylaşma kültürüdür. Bizi biz yapan ben varım demek kadar biz biriz diye bilmektir.
Türk milleti tarih boyunca nice imparatorluklar kurmuş, nice devletler inşa Etmiş, yıkılmış, ama her seferinde küllerinden yeniden dolmuştur. Çünkü Türk’ün karakterinde pes etmek yoktur. Türk düştüğü yerden kalkmasını bilen, engeller ne olursa olsun, ne kadar büyük olursa olsun yoluna devam eden bir millettir.
Unutmayalım ki Türklük ırkçılık değildir. Üstünlük iddiası değildir. Türklük bir millet olmanın şerefi, insan olmanın vakarını taşıyabilmektir Türklük.
Diline, kültürüne, toprağına ve değerlerine sahip çıkmaktır. Birlik olmaktır. Beraber olmaktır. Aynı idealin etrafında toplanabilmektir Türklük. Bugün bizlere düşen görev Atalarımızdan aldığımız mirası büyük değeri geleceğe taşımaktır.
Birliğimizi korumak, kültürümüzü yaşatmak, gençlerimize bu bilinci aşılamaktır. Çünkü Türklük geçmişten aldığımız miras olduğu kadar geleceğe bırakacak en kıymetli emanetimizdir.
Örnek veren, ölüm kalım savaşına gülerek giden, yeryüzünde her burada eren Türk’üm. Destanlar benden bahseder, ben ta iliklerime kadar Türk’üm. Yaşasın Türk Turan öyküsü.
Bir milletin yüreğinde taşıdığı en büyük şeref şehit ve gaziliktir. Bu toprakların her Bir şehidimizin son nefesiyle, bir gazimizin cesaretiyle kazanılmıştır. Onların kahramanca mücadeleleri sayesinde göstermiş oldukları cesareti bu milletin karanlık gördüğü her anda yoluna ışık tutmaktır.
Bize düşen şehitlerimizin kanlarıyla çizilmiş vatanın değerini ve Gazilerimizin emanet ettiği bu özgürlüğün kıymetini bilmektir. Bu vesileyle başta Gazi Mustafa Kemal ve silah arkadaşları olmak üzere tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyor, ruhları şad olsun diyoruz.
Kahraman gazilerimize de bu cennet vatanı bizlere emanet ettikleri için şükranlarımızı sunuyoruz.
Türkiye yüzyılında Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde milli irademiz ile birlik ve beraberliğimizin temel süreci olan terörsüz Türkiye sürecimiz Toplumsal barış, toplumsal kardeşlik, din, dil, ırk ayrımı yapmadan bütün halkımızın eşit vatandaşlık, ortak paydasında özgürce, barışçıl bir şekilde Türk, Kürt, Arap, Sünni, Laz, Çerkez mezhebi ne olursa olsun vatanımız ve milletimizin huzuru için dayanışma ve işbirliği için Yaşanabileceği adil bir dünya sağlamaktır.
Çünkü bizlerin mezhebi ne olursa olsun bizler biriz ve biz kimiz biliyor musunuz? Biz Türk’üz, Türk bu vatan da hepimizin.
Bu süreçte şiddetin, zulmün ortadan kaldırılması, insan haklarının güçlendirilmesi ve hürriyetlerden yararlandırılması güçlü bir Türkiye yaratabilmek için tek vatan, tek millet toplumsal barış, toplumsal kardeşlik sağlayarak hep birlikte hareket etmeliyiz.
Terörsüz Türkiye sürecinde demokratik toplumsal çağrısı altında milli birlik ve beraberlik, kardeşlik hedefimiz olmakla birlikte bu kutlu davada sonuna kadar mağdurun ve mazlumun yanındayız. Vatanımıza ve milletimize olan sevdamız, gönül birliğimiz. Bugün görüyorum ki o gözlerinizde ki pırıltı ve gönül birliğimiz ile aynı çatı altında toplumsal barış ilkeleriyle biz biriz ve bu vatan hepimizin.
Kıymetli konuklarım, şimdi biraz doğaçlama yapalım, biraz duygulanalım. Aranızda beni büyüten, beni yetiştiren annem var.
Doğruluktan şaşmamayı öğreten annemin ellerinden öpüyor önünde saygı ile eğiliyorum. Her anne önünde saygı ile eğilmek gerektiğine inanmaktayım.”

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP

300x250r
300x250r