Değerli basın mensupları, kıymetli kamu çalışanları, emeklilerimiz ve mücadele arkadaşlarımız…
8. Dönem Kamu Toplu Sözleşme görüşmeleri 28 Temmuz’da başladı, 19 Ağustos’ta sona erecek.
Masada hükümet adına Kamu İşveren Heyeti, çalışanlar adına ise üç konfederasyon var.
Ve bugün hükümet ilk teklifini açıkladı:
2026 yılı için %10 + %6, 2027 yılı için %4 + %4.
İki yılın toplamı sadece %24!
Bu oran, yetkili sendika Memur-Sen’in talebinin altıda biri… Ama asıl mesele şudur:
Bu teklif, memura ve emekliye “Biz sizinle alay ediyoruz” demektir.
Geçmiş kayıpları telafi etmeyen, gelecek için güven vermeyen bu rakam, alın terimize hakarettir.
Mutfakta, pazarda, kirada, faturada yaşanan gerçek yangını görmezden gelmektir.
TÜİK’in makyajlı enflasyon rakamlarıyla memurun hayatını hesaplayan hükümet, bilmelidir ki:
Biz artık bu rakam oyunlarına kanmayacağız!
Buradan hükümete soruyoruz:
Hangi vicdan, memura iki yıl boyunca %24’lük artışı reva görür?
Hangi akıl, %200-300 alım gücü kaybını görmezden gelir?
Hangi hükümet, milyonlarca çalışanın ekmeğini küçültmeyi “teklif” diye önümüze koyar?
Bu teklif, “Memur susar, Memur-Sen imzayı atar, biz de yolumuza bakarız” mantığının ürünüdür.
Ama artık o devir bitmiştir!
Ve Memur-Sen’e sesleniyoruz:
20 yıldır attığınız imzaların faturası, bugün memurun cebindeki boş cüzdandır.
İktidarın arka bahçesi gibi davranan, protokol salonlarından çıkmayan bir sendika, ne memurun hakkını savunabilir ne de toplu sözleşme masasında varlık gösterebilir!
Siz masada “yetkili” ama gerçekte “iktidarın memuruyla pazarlık yapan memuru” rolündesiniz.
Geçmişte sattığınız haklar ortada…
Şimdi de iktidarın bu komik teklifini pazarlamaya kalkarsanız, bilin ki memur bunu unutmaz.
Hür-Sen olarak bu ihaneti asla unutturmayacağız, unutturmamaya da yeminliyiz!
Artık bu tiyatroya son!
Tüm sendikalar birleşmeli, tarihin en büyük memur eylemi yapılmalıdır.
Bu masa, Memur-Sen’in değil; milyonlarca kamu çalışanı ve emeklinin masasıdır!
İki yıl için toplam %24’lük teklif, sendikacılığın varlık sebebini ortadan kaldıracak bir rezalettir.
Bunun siyasi sorumlusu hükümettir; sendikal sorumlusu ise Memur-Sen’dir!
Net uyarımızdır:
Memuru ve emekliyi masada satmaya kalkarsanız, bunun bedelini ödersiniz!
Hür-Sen olarak hem iktidarın hem de Memur-Sen’in bu oyununun karşısında olacağız.
Gerekirse isim isim açıklar, ipliğinizi pazara çıkarırız!
Bizim duruşumuz nettir:
Hak verilmez, alınır!
Masada kazanamayan, sokakta kazanır!
Sessizlik, iktidarın ve sarı sendikanın işine yarar; birlik, memurun gücüdür!
Hükûmete çağrımız:
Masaya gerçek enflasyonu, refah payını ve taban aylık artışını koyun!
Memurun alın teriyle dalga geçmeyi bırakın!
Memur-Sen’e çağrımız:
Protokol ve koltuk sevdanızı bırakın!
Ya bu mücadelenin öncüsü olursunuz, ya da tarihe memurun hakkını satan sendika olarak geçersiniz!
Biz Hür-Sen olarak ne siyasi iktidara ne de sendikal çıkar hesaplarına boyun eğeceğiz.
Unutmayın:
Hak yoksa huzur yok!
Adalet yoksa sessizlik yok!
Emeğin karşılığı verilene kadar bumücadele bitmeyecek!
News
